Hatırlarsanız Kemal Sunal’ın bir filminde Kemal Sunal bir sürü işe giren fakat hiçbir işte tutunamayıp her işten kovulan birini canlandırmıştı. Bu filmde reklamcılar ‘halktan birini’ bulup reklamlarının gerçekliğini arttırmak istiyor ve ardından Kemal Sunal’ı buluyorlardı. Halktan biri olan Kemal Sunal’ın oynadığı reklamlardaki ürünler kapış kapış gidiyor bir yandan da Kemal Sunal’ın popülerliği artıyordu.
İşte şuanda da reklamcılar aynı stratejiyi sosyal medyada uyguluyorlar. Tamamen halktan biri olan bir bireyi önce popülerleştiriyorlar sonra da ürün tanıtımı yapmasını istiyorlar.
Bundan birkaç sene öncesine kadar o sezonda dizisi çıkmış olan oyuncuyu reklamlarda oynatan kişiler şu zamanda tıpkı Kemal Sunal’ın filmindeki gibi ‘halktan birini’ arıyor ve takipçi sayısı yüksek olan o kişiyle anlaşma yapıyor. Bu reklamlar öylesine tutuyor ki sosyal medya ajansları talebi karşılayabilmek adına daha fazla ‘halktan biri’ arayışına giriyor. Profesyonel bir oyuncu değilde halktan birinin yaptığı reklamların daha fazla tutulur olma sebebi ise toplumun yakınlık arayışından geliyor.
Toplum kendisiyle benzer geçmişe sahip olan fakat bir anda yıldızı parlamış olan bu kişiyi kendine yakın görüyor ve birgün arzu ederse o kişi gibi olabileceğini düşünüyor. Böylelikle kendiyle aynı kulvarda fakat aynı kulvarın iyi bir noktasında gördüğü kişinin yaptıklarını yapar kullandıklarını kullanırsa kendisinin de daha iyi bir noktaya geleceğini düşünüyor. Bu sayede de sosyal medyada popüler olan kişiler reklamcılar için paha biçilemez bir araç haline dönüşüyor.
Fakat Kemal Sunal’ın filminde Kemal Sunal’ı kendisinden biri olarak benimsiyen ve onun her reklamını yaptığı ürünü alan kişiler işin sonunda bu ürünlerin kalitesiz olduğunu fark ediyor ve yine bu durumun yükünü Kemal Sunal’a yüklüyor.
Aynı husus sosyal medya reklamlarında da fazlasıyla geçerli oluyor, beğenilmeyen ürünün suçu reklam yapanın başına kalıyor. Sebebi ise bu reklamların yapılış şekli. Reklamlar, reklam değilmişçesine sanki o kişi kullanıp memnun kalmışçasına yapıldığı için ürün satın alınıyor ve sonrasında ise kalitesiz çıkan ürünün sorumlusu tabiki reklamı yapan kişi oluyor.
Reklamcılar toplumun nabzını tutmayı ve psikolojisini yönlendirmeyi iyi bilen insanlardır. Kemal Sunal’ın yıllar önce gösterdikleri ise yeni düzene uyarlanmış halde devam etmektedir.
Meliha Aysun Kozal
