24 Kasım 20128 yani bugün tüm öğretmenlerimizin hizmetlerine, özverilerine karşılık, unutulmadıklarının göstergesi bir gündür. Manevi yaşantımızın Öğretmeni olan Peygamberimizi, Cumhuriyetimizin Baş Öğretmeni olan Mustafa Kemal Atatürk’ü ve bu dünyadan bedenleriyle aramızdan ayrılıp fikirleriyle hep yanımızda olan öğretmenlerimizi saygı ve sevgiyle anıyorum.
Biliyorsunuz ki büyük önder Mustafa Kemal Atatürk’ün millet mektepleri başöğretmenliğini kabul ettiği 24 Kasım günü, 1981 yılından bu yana Öğretmenler Günü olarak kutlanmaktadır. Bu vesile ile, bu onurlu mesleği yapan her öğretmenimi en içten duygularımla selamlıyor ve Öğretmenler Günü’nü kutluyorum
Bir öğretmen, mesleğe başladığı günden yaşamının sona erdiği ana kadar görevini yapmaya devam eder. Hatta öldükten sonra bile fikirleri, öğrencileri aracılığıyla yaşamaya devam edecektir. Onun için Öğretmeni ölümsüzleştiren onun yetiştirdiği öğrencileridir. Kendisine, çevresine, milletine ve tüm insanlığa faydalı olacak bireyler öğretmenlerimizin emanetlerini başarıyla taşımış kişilerdir.
Sevgili öğrenciler, siz, öğretmenlerinizden devraldığımız bayrağı daha ileriye götürmenin çabası içerisinde olmalısınız. Bizler, size bu uğurda her zaman yardıma hazırız olacağız.
Baş öğretmen Atatürk “Öğretmenler; yeni nesil sizin eseriniz olacaktır”’ sözleriyle öğretmenlere çok önemli bir misyon yüklemiştir. Nasıl ki; Bir heykeltıraş, heykeller yaparak, bir ressam resimler çizerek eserler yaratırlarsa, öğretmenler de öğrencilerini kültürlü, erdemli ve topluma faydalı, kişiler olarak yetiştirmek suretiyle, canlı eserler yaratmaktadır. Bu anlamda bizler, öğretmenlerimizin sanat eserleriyiz. Aynı zamanda öğretmenler “en değerli cevhere” yani insana şekil veren sanatkarlardır.
Cumhuriyetimizin kurucusu Mustafa Kemal Atatürk Modern Türkiye’nin yaratılmasında öğretmenlere büyük görevler düştüğünü düşünerek ‘Ulusları kurtaracak olanlar, yalnız ve ancak öğretmenlerdir.’ diyerek ülkenin geleceği için öğretmenlerin ne kadar önemli olduğunu böylece vurgulamıştır.
Yakın zamanda bir gazetede okuduğum öğretmenlik mesleğinin önemini somutlaştırabilecek bir yazıyı sizlerle paylaşmak istiyorum.
Necip Fazıl Kısakürek vapurla Karaköy’e geçerken yanına biri yaklaşıp: ‘’Üstat, diye sormuş. Peygamberlere ne diye gerek duyuldu, biz kendimiz yolumuzu bulabilirdik. Necip Fazıl, okuduğu kitaptan başını kaldırmadan: Ne diye vapura bindin ki, cevabını vermiş. Yüzerek geçsene karşıya.’’ Öğretmenler kılavuzdur. İşini ve yolunu bilen kılavuzla yolculuk mutlaka iyi sona erer.
Tüm öğretmenlerimizin 24 Kasım Öğretmenler Günü’nü kutlar, öğretmenlerimize yaşamları boyunca sağlık ve mutluluklar dilerim.
Saygılarımla.
Recep AYFER
