İstanbul’da; 1990’lı yıllarda, iki Samsunluyu bir araya getirmek, çok kolay bir iş değildi. “Samsunlular bir araya gelemez, gelse bile bir şey yapamaz, yapsa bile sonuç alamaz,” derlerdi. O dönemde; sabırla, inatla, durmadan,usanmadan çalışarak ve her Samsunluya ulaşarak; bir elin parmağı kadar kişi yola çıktık. Çok kararlıydık ve inanmıştık. Sonuçta, Samsunluları önce birlik, sonra federasyon çatısı altında toplamayı başardık. Uzun dönem liderliğini yaptığım, bu çalışmalarda yer alan, bütün arkadaşlarıma sonsuz teşekkürlerimi sunuyorum.
Öyle bir yapılanma yapmıştık ki; bütün hemşehri gurupları, bizi önder görmüş ve örnek almıştı. Şimdilerde; Samsun merkezli ürünlerin de İstanbul’a, Türkiye’ye , Dünya’ya açılmaya başladığını görmeye başladık. Eminim ki; yakın zaman her yerde, çok daha fazla Samsun merkezli ürünler görmeye başlayacağız. Samsun Pidesi, Çakallı Menemeni, Tirit, Nokul, Kıvratma ve daha niceleri, ardı sıra gelecektir. Dizilere, filmlere konu olan bu tatlar; her gün yeni mecralarda yer almaya, yükselen bir yıldız gibi devam edecektir.
Menemenci Alaattin İstanbul- İzmir otoyolunda… İstanbul -İzmir otoyolunda; Osman Gazi Köprüsü’nü geçince, ilk dinlenme tesisinde, bütün ihtişamı ile sizleri Menemenci Alaattin karşılıyor. Menemenci Alaattin, Samsun- Çakallı’da Menemen’i markalaştıran ilk ailelerden, en köklüsü. Tarihi İpek Yolu üzerinde bulunan hanlarda konaklayan kervancılara, yaz aylarında yapılan menemenle başlamış, bu iş. Mola verip dinlenen yolcular için en pratik, en besleyici yemek olmuş, menemen.
Menemenci Alaattin, Çakallı’da babasından devraldığı dükkani,1958 yılında geliştirerek işe devam etmiş. Rahmetli olunca, işi oğlu Alı Sarı devralmış. Bugün İstanbul-İzmir otoyolunda sırasıyla üç dinlenme tesisinde karşılıklı 6 mekanda hizmet veriyor. Menemen’in yanı sıra; Samsun pidesi, et-mangal, kahvaltı, çeşitli yemekler ve yöresel market ürünleriyle müşterilerini en güzel şeklide karşılayıp ağırlıyor. Ali Sarı, oğulları Emin, Alaattin ve bütün ailesi ile birlikte tesislerde 24 saat itina ile hizmete devam ediyor. Sabah erken saatte kendisi de mesaiye başlıyor ve bizzat ocağın başına geçerek menemen pişiriyor.
Nokul ve fatih Aşçı İstanbul-Ankara otoyolunda… Diğer taraftan İstanbul-Ankara arasındaki; Kınalı-Akyazı otoyolunun Akyazı çıkışında karşılıklı iki tesis Nokul, henüz hizmete yeni açılmış. Nokul, Samsun-Baframızın tadına doyum olmayan kuru tatlısıdır. Aynı zamanda bu tesise de isim olmuştur. Aşçı ailesinin genç temsilcilerinden genç iş adamı Fatih Aşçı kardeşimiz, bu mekanı işletiyor. Her şey mükemmel, buradan daha güzel bir Bafra Pidesi yiyebileceğiniz yer yok. Nokul, Bafra-Bal Kaymak Dondurması ve yöresel ürünlerle birlikte harikanın harikası olmuş.
Fatih Aşçı, aynı şekilde İstanbul Sefaköy’de de Nokul adıyla hizmet veriyor. Gerek İstanbul- Ankara ve gerekse İstanbul –İzmir otoyollarında markalaşan Samsun ürünleri, her geçen gün çok daha büyük kitlelere ulaşmaya devam ediyor. Yakın zamanda, Samsun’da gizli kalmış bir çok tatla daha zenginleşecek, kendine has kahvaltısı ile tiridi ile kıvratması, fasulyeli mısır çorbası, meşhur Samsun Köftesi, irmik helvası, tarhanası , mantısı ve daha niceleri ile karşımıza çıkacaktır…Daha, nice başarılara imza atmak dileğiyle…