Yerel yönetimleri belirleme seçimlerinin sonuna doğru yaklaşıyoruz. Doludizgin bir yarış var. Partiler, adaylar bütün hünerlerini ortaya koyuyor. Geceli gündüzlü yoğun bir çalışma devam ediyor. Bazen öyle şeyler söyleniyor ki, gerçeklerle örtüştüremiyoruz. Hani derler ya… Atmanın da, yalanın da bir sınırı olur diye… Maalesef siyaset, bu konuda sınır mınır tanımıyor.
Evet doğrudur, demokrasi var, herkes istediğini söyleyebilir. Ancak, bu denli atmayı; yalan söylemeyi de demokrasiye bağlamak, herhalde bize has bir şey olsa gerek. Ama, millet olarak biz yalanı biraz severiz. Hele, işimize gelen yalanlar çok hoşumuza gider. Siyasiler de, bu konuda vatandaşın beklentisini boşa çıkarmıyorlar. Neler neler yok… Ne vaatler, ne projeler… Seçimlerden sonra hepsi unutulup gidiyor… Vaatlerini unutanları, vatandaş da sandıkta unutuyor. Malum, son sözü vatandaş söylüyor.
Lobicilikte başarılı olamadık…
Gelelim, Samsunlu belediye başkan adayları meselesine; Samsun’daki adayları hariç tutuyoruz. 17 ilçe, bir büyükşehir olmak üzere hepsinin Samsunlu olması gayet doğaldır. Samsun nüfusu %80’nin üzerinde yerlilik oranına sahip bulunuyor. Ancak; başta İstanbul, Bursa, Ankara, Tekirdağ, Kocaeli gibi yoğunluklu hemşerilerimizin ve etkili STK‘larımızın bulunduğu bölgelerde, bir tane dahi seçilecek adayımızın olmaması, büyük bir hezimet olmuştur.
İstanbul -Esenler’de ve Sarıyer’de; Tekirdağ- Kapaklı’da, Çerkezköy’de ciddi aday adaylarımız oldu. Ancak, hiçbirisi aday olma noktasına gelemedi. Her ne kadar, aday adayı çıkarma konusunda son derece yoz olsak ta; siyasi partiler de, bir Samsunlu aday çıkartmayı başaramadılar. Bunun sorumluluğu; her ne kadar lobicilik konusundaki başarısızlığımıza bağlansa da, parti merkezlerindeki Samsunlu yöneticilerin etkisizliğini, beceriksizliğini ortadan kaldırmaz.
Yalnızca belediye başkan adayları değil, meclis üyesi adayları konusunda da büyük bir yetersizlik var. Gecen dönem, İstanbul’da 20 adet seçilmiş meclis üyemiz vardı. Bu dönem ne kadar olur bilemiyorum. İlçe belediye meclis üyeleri yanı sıra, büyükşehirde de meclis üyemizin olması önemlidir. Görünen o ki, çok ümitli değiliz…
Samsun STK’ları ve davetler…
Bu seçim dönemi, aynı zaman da ramazana denk geldi. Bir taraftan seçim çalışmaları, bir taraftan da iftar programları yapılıyor. Çoğu zaman iç içe geçiyor. Başta Samsun STK’ları olmak üzere, çokça davetler geliyor. Olabildiğince katılmaya çalışıyorum. Yoğunluk ve çakışmalardan dolayı hepsine katılmak mümkün olamıyor. Hem ramazanın bereketi ve hem de seçimin hareketliliğiyle bir araya gelmek gayet güzel oluyor. Diğer taraftan; mesleki kuruluşlar ve iş çevrelerindeki hareketlilikler de dikkat çekiyor. Seçim ve arkasından da bayram gündeminden sonra tekrar normal şartlara döneceğiz.