Taksim Meydanı’nda 1977’de düzenlenen 1 Mayıs programında, milletimizi derinden üzen olaylar yaşandı. Kutlamalar sırasında meydandaki emekçi kardeşlerimizeaçılan ateş sonucu 37 vatandaşımız yaşamını yitirirdi, yüzlercesi yaralandı. 12 Eylül askeri darbesinin ardından bu olay gerekçe gösterilerek 1 Mayıs, bayram olmaktan çıkarıldı ve kutlanması yasaklandı.
Sadece ekonomide, savunmada, terörle mücadelede, diplomaside değil; hak ve özgürlükler alanında da ülkemize çağ atlatan Ak Parti Hükümetleri, Sayın Cumhurbaşkanımız Recep Tayyip Erdoğan’ın liderliğinde, darbecilerin resmi tatil olmaktan çıkardığı 1 Mayısı, yıllar sonra işçi kardeşlerimize, emekçi kardeşlerimize verilen değerin bir göstergesi olarak yeniden “Emek ve Dayanışma Günü” adıyla tekrar resmi tatil ilan etti.
Bizler, insana değer veren, emeğe saygı duyan ve alın terini kutsal gören, birlik ve dayanışma ruhunu yüzyıllardır yaşatan ve işçinin, emekçinin hakkını, alın teri kurumadan vermenin hassasiyetine haiz bir kültürün mensuplarıyız.
Bu hassasiyetle işçi hakkının korunmasına her zaman öncelik verdik, bu hakkın istismar edilmesine, örselenmesine hiçbir zaman müsaade etmedik. Toplumumuzun büyük bir bölümünü oluşturan işçi kardeşlerimizin de hakkını, hukukunu her zaman iyileştirmeye çalıştık.
Bu duygu ve düşüncelerle, Türkiye Yüzyılı hedeflerine ulaşma yolunda alın teri döken ve emek veren tüm işçi kardeşlerimizin 1 Mayıs Emek ve Dayanışma Günü’nü kutluyor, aileleriyle birlikte sağlıklı ve mutlu bir yaşam diliyorum.
