MEMUR VE MEMUR EMEKLİSİ BEKLEMEDE

Asgari ücreti, Cumhurbaşkanımız 16 Aralık 2021 tarihinde 2022 yılı asgari ücretini net 2553 TL olarak ilan etti.

Asgari ücret arttı ve ilan edilen yeni asgari ücret çalışanları sevindirdi.

TÜİK’in belirlediği yıllık enflasyonun %21 (Aralık ayı hariç) olduğu bir ülkede %50 artış makul görülmektedir. Belirlenen asgari ücret toplumun bir kısmını memnun etti. Biraz rahatlama sağladı. Bu rahatlık, şayet hayat pahalılığı ve kur artmaz ise belli bir süre devam eder.

İktidar, son 50 yılın en büyük asgari ücret artışını yaptı.

Memur ve işçiler, rahmetli Erbakan’ın verdiği %100 ile %300 oranındaki yüksek artışı takdirle, minnetle, güzel bir şekilde anmaktadır. Cumhurbaşkanı Tayyip Erdoğan’ın verdiği asgari ücretteki %50 artış ile memur ve memur emeklilerine toplu sözleşmedeki normal artışın üzerine bayram havası yaratacak refah payı vereceği için Erbakan hoca gibi güzel bir şekildeanılacağını düşünmekteyim.

Bildiğiniz gibi asgari ücret vasıfsız işçiler ödenen en düşük ücrettir. Meslek eğitimde çırak asgari ücret alır.  Mesleki becerisi, vasıfsız çıraktan fazla olan kalfa; asgari ücretin biraz üzerinde maaş alır.  Mesleki becerisi, tecrübesi ve yönetim sorumluluğu olan usta kalfaya göre daha fazla maaş alır.  Ustabaşı, ustaya göre daha fazla maaş alır.  Ücret çalışan işçinin tahsili, mesleki becerisi, mesleki yeterliliğine göre değişir. Elbette üniversite mezunu işçi ile lise mezunu veya iki yıllık mezun aynı maaş almaz. İşverenler, işçilerin eğitimleri yanında mesleki becerilerine göre maaş ödemesi yapmaktadır.

Asgari ücretin ilan edildiği gün millette sevinç havası oluştuğu saatlerde, dolar kurunda ani ve büyük bir yükselme görüldü. Merkez Bankası faizi 100 baz puan düşürdü. Dolar 14 TL iken aynı gün 15.35 TL’ye ertesi gün ise 17.50 TL‘ye yükselince Merkez Bankası 5. defa müdahale etti ve doları 16.85 sevilerinden işlem görmesini sağladı.  Bu gün  20 Aralık 2021 ve dolar 18.30’a yükseldi. Asgari ücretin ilan edildiği gün altının gramı 840 TL’ den, ertesi günü 973 TL‘ye bu gün ise 1045 TL’ ye yükseldi.

Asgari ücretin ilan edildiği günde kurda ve altında yapılan ani yükselme hareketinin zamanlaması bana göre anlamlı. Para babalarınca, sabit ve dar gelirlinin sevinmesine fırsat verilmeden kur ve altına yapılan müdahale sonunda Türk parasının değerinde %10 gibi bir azalma görüldü. Aynı gün akaryakıta 56 kuruş ertesi günü 66 kuruş zam gelmesi halkta moral bozuntusu meydana getirdi. Yetmedi bu günde akaryakıta yine zam geldi. Türk parasında yaklaşık %8 gibi  bir alım gücü azalması görüldü.

Dolar, avro ve altın her gün yükselmekte. Dolar, altın rekora doymuyor. Dolar ve altın rekor üstüne rekor kırıyor. Dolar yükselince petrol, doğalgaz, enerji, akaryakıt, lojistik taşıma fiyatları buna paralel olarak artmakta. Halk, hayat pahalılık altında ezilmektedir. Halk, sabit gelirli memur, memur emeklisi ve kamu işçileri, köylü, çiftçi perişandır. Dolar ile maaş almıyoruz ama doların artması, bizim mutfağımızda, bizim cebimizde hissediliyor. Bu gün aldığını aynı fiyatla yarın alamıyorsun. Marketlerde her gün fiyatlar artıyor.

Memur ve memur emeklilerine de asgari ücrete benzer bir artış yapılmalıdır.

Resmi enflasyonun %21 (Aralık ayı hariç)  olduğu bir ülkede memura ve memur emeklisine %5 olan altı aylık maaş artışıyeterli olmayacaktır. Enflasyon farkını versen de alım gücünde rahatlama olmayacak bunun üzerinde alım gücünü yükseltmek için refah payı verilmesi beklenmektedir. Çünkü hayat pahalılığı her gün artmaktadır. Marketlerde fiyatların her gün değiştiğini ve yükseldiğini görmekten halk memnun değil.Halkta hoşnutsuzluk görülmektedir.

Seçim yaklaşmakta, hatta erken seçim çağrıları var. Halkabiraz yaşama ümidi, can suyu verebilmek için devletin fedakarlık yapması beklenmektedir. Verilecek refah payının bir kaç ay sonra eriyeceğini de göz önünde bulundurmakta fayda var. Halkı, bireyi yaşatmak gerek. Halkı seçimlere kadar götürecek, seçimlere kadar halkı insanca yaşatacak kadar bir mali destek, refah payı verilmelidir. Memur ve memur emeklisine 2023 yılında yapılması planlanan seçim sandığına insanca yaşayacak kadar bir destek gerekli.

Refah payını verecek para kaynağını nereden bulacağız ? diye sorarsan.

Bütçe, mali yapı, kamu maliyesi ve mali disiplinin ne olduğunu bilen biri olarak kaynak nereden sağlanacak? Sorusuna cevap bulmak lazım. En kısa cevap: Stratejik olmayan bazı yatırımların ertelenebilir, devlette israfın önlenmesi şeklinde tasarruf sağlanabilir ve bu kaynaktan refah payı verilebilir. Maliye Bakanlığındaki üstatlarımız kaynak sağlayacak diğer yöntemleri çok daha iyi bilir. Onlara güveniyorum.

Piyasada sıkı kontrol gerekli. Kayıt dışı çalıştırma konusunda denetim şart. Fiyat artışı yapan, stok yapan, karaborsa yapan, halkın ekmeği ile oynayan hangi firma olursa olsun gerekli ceza verilmelidir. İktidara yakın firma bile olsa gözünün yaşına bakılmamalıdır. Menfaatine dokunduğunda hemen efelenmeye başladıklarını gördük. Gerçi paranın dini, imanı, rengi olmaz. Müfettişler sahaya çıkmalıdır. Büyük ve yaygın marketler sık sık denetlenmelidir. Meydan okumalara pabuç bırakılmamalıdır. Türk devletinin beşten büyük olduğu gösterilmelidir.

Emekten yana tavır koyarken piyasada emeğe saygılı işverenlerin varlığını bilmekten memnuniyet duymaktayım. Asgari ücretin belirlenmesi  sonrasında çalışanları aileleri ile birlikte kısa da olsa tatile götüren firmaların varlığını görmekten memnunum. Çalışanlarının yeterliklerine ve eğitim durumlarına göre dolgun maaş veren patronların varlığı ümidimizi arttırmaktadır. Yirmi bir çeşit vergi veren dürüstişverenlerimiz desteklerle yaşatılmalıdır. Devletin işverenlerin yükünü hafifletme konusundaki yetersiz de olsa desteğini görmekten memnunum.

Geçmişte rahmetli Başbakan Ecevit zamanında İşveren sendikalarının- patronlar kulübünün hükümet aleyhine gazetelere sayfa sayfa, boy boy ilan verdiğini gördük. Patronlar kulübü basit bir sivil toplum örgütü değildir. Paraya yön veren güçlü bir örgüttür. Üyelerinin bir çoğu uluslararasıbankalarla ilişkisi vardır. Uluslararası bankalarla dirsek teması halindedirler. Bir kısmı yine çok ve yabancı ortaklı medya kuruluşlarının sahipleridir.  Eskiden milleti halkı sokağa çağıran davetlerin olduğunu da gördük. Stok yapanlar gördük, karaborsa yapanları gördük. Ekonomimizi kıskaca alma girişimlerini gördük. Ekonomimize saldırıların yapıldığını gördük.

Günümüzde de benzer olaylar görülmeye başladı. Aman ha..Tarih, tekerrür ediyor mu ne?  Kötü günleri tekrar yaşamak istemiyor bu millet. Bu millet refah içinde, huzur içinde iyi şartlarda yaşamak istiyor.

Vur diyen düşman dur diyen dosttur.

Kritik günlerden geçiyoruz. Piyasa dalgalı, hayat pahalılığı aldı başını gitti. Dolar, borsa, kur piyasa dalgalı iken halk tedirgin iken, halk hoşnutsuz iken bize düşen görev sakin olup sabırlı olmaktır. Güvensizliği bırakın, devletimiz büyüktür. Devletimiz güçlüdür, devletimize güveniyorum.

Gün, birlik ve beraberlik günü. Yenikapı ruhunu tekrar yaşatma günüdür.

Devleti yönetenlerden Bireyi yaşat ki devlet yaşasın” ilkesidoğrultusunda memur ve memur emeklilerine 2022 yılı ocak ayı maaşına yetişecek şekilde refah payı belirlemesi, 3600 ek göstergeyi yıl sonunu beklemeden uygulamaya hemen koyması beklenmektedir. Bu zamanda refah payı halkımıza iyi gelecektir. Çalışanların maaşlarının brüt asgari ücret kadar olan miktarından gelir vergisi alınmayacağını meclisteki bütçe komisyonu başkanı bu gün ifade ettiler. İyileştirme yönünde samimi gayret görülmektedir.

Yöneticilerden garip gurabayı sevindirecek bir jest bekliyoruz . Çünkü halkın vereceği bir fedakarlık yok. Her krizde yıllarcahep halk ödedi bu zor günlerin faturasını. Zorluk ve refah eşit paylaşılmalıdır. Hz. Ömer adaleti bunu gerektirir.

Evet, ülkemizin zor günlerden geçiyor. Türk milleti olarak, tüm etnik, dini ve mezhepsel bölünmelere meydan vermeden birbirimizi sevmeliyiz. Kucaklaşmalıyız.

Türkiye Ankara’dan idare edilmeye devam ederse, ehil kişilere sorumluluk ve yetki verilirse sıkı denetim yapılır ise, karaborsacılara, stokçulara göz açtırılmaz ise, halkın ekmeği ile oynayanlara fırsat verilmez ise Türkiye bir zor günlerden kurtulabilecektir. Bu ümidi taşımaktayım.

İnanıyorum yarınlar daha iyi olacak, ancak yarını bekleyecek gücümüz yok, göle su gelene kadar kurbağanın gözü patlar biliyorsunuz. Bu günlerimiz de güzel olsun. Verin refah payını, vaatten çıkan ve toplu sözleşme maddesi haline gelen3600 ek gösterge çalışmasını tez tamamlayın ve Ocak ayına yetiştirin…Komisyonlarda aylarca süründürmeye gerek yok. Zaten yıllarca 3600 ek gösterge çalışmaları yapıldı ve tamamlandı.

Memur, memur emeklisine 3600 Ek gösterge konusunda Sayın Cumhurbaşkanımızın söylediği gibi hayırlı olsun demek istiyorum.

Yarını beklemeden bu günlerinizde güzel olsun. İktidardan halkımıza bu günlerde de güzellikler yaşatacak adımlar bekliyorum. Yüce Türk milleti, bütün güzellikleri, iyiliklerihak ediyor.

Sizleri sağlıklı, huzurlu, bereketli, refah payını almış mutlu bireyler olarak görmek istiyorum.

Namık Kemal YILDIZ

Bunları da sevebilirsiniz