Her şey bir hayal ile başlar. Hayal dahi kuramayanların geleceğe yönelik önemli adımlar atmaları, başarılı sonuçlara varmaları beklenemez. Hayal kurmak çok önemli bir şeydir. Mutluluğun hayalini kuramayan birisi mutlu olabilir mi? Başarının hayalini kuramayan birisi başarılı olabilir mi? En basitinden, en karmaşığına kadar, bütün projeler önce bir hayalle başlar, zamanla ete kemiğe bürünerek gerçeğe dönüşür.
Gerçeğe dönüşen en uzun süreli hayali Mısırlılar kurmuştur. Firavun Nikao’nun M.Ö. 600 yılında başlattığı Süveş Kanalı’nı Ferdinand de Leseps 2500 yıl sonra tamamladı. Mısırlılar yeni bir hayal daha kurdular. Mısır’a ve çöle hayat veren Nil nehrini kopyalıyorlar. Çölde, Nil’e paralel ikinci bir nehir daha oluşturacaklar. Bu nehir Akdeniz’e 300 yılda ulaşacak. Mevcut Nil’den kanalla Dahla Vahası’na bağlanacak ve bitince nüfusun yüzde yirmisini barındıracak. Şu an nüfusun yüzde doksan sekizi mevcut Nil boyunca yaşıyor. İkinci Nil güzergahında yer alan Kattara Çukuru, deniz seviyesinden 137 metre daha aşağıda ve suyla dolması 200 yıl alacak. Daha sonra Kattara denize ulaştırılacak.
Bin yıl ötesini, bugünden planlamak…
Bizim hayalimiz nedir? Bin yıllık bir hayal, ne olabilir? Türkiye’ye ve bölgemize önemli katkıları olacak; başlanılmasıyla birlikte olumlu etkileri hissedilecek, safhalar halinde gerçekleştikçe artıları bir bir ortaya çıkacaktır. Artık, iklimler değişiyor. Karadeniz daha fazla ısınıyor. Bafra ve Çarşamba ovaları ile Karadeniz’in Antalya’sı olarak görülen Samsun’da, yakın zamanda muz bahçelerini görürsek şaşmayalım. Bu iklim değişiklikleri ile başta Samsun bölgesi olmak üzere, çok daha fazla turist ve yatırımcı çekecektir. O derece istihdam ve nüfus yoğunluğu da artacaktır. Hem yatırımcıların ilgisini çekmek hem de gelecek bin yılı planlamak acısından önemli bir projeyi gündeme taşımak istiyorum.
Kızılırmak’ın oluşturduğu Bafra Burnu ile Yeşilırmak’ın oluşturduğu Çaltı Burnu arasını tahkim ederek, kara tarafında kalan denizi bütünüyle projelendirmek, çok önemli bir kazanım olacaktır. İki burun arası yaklaşık 70 km ve en geniş olduğu yerde ise 20 km kadardır. Bin yıllık ihtiyacı düşünerek limanlar, derelerin geldiği yerlere marinalar, balıkçı barınakları vb. hizmet alanları öncelikle oluşturulmalıdır.
Yer yer dolgular yapılarak, yer yer de su üzerinde kazıklarla taşıttırılarak turistik oteller, restoranlar, Kafeler vb. tesislere yer verilmelidir. Çok geniş manada, su parkları, tema parkları, su sporları, yüzme havuzları, su terapi alanları, vb. alanlar düşünülmelidir. Her gün yenileri eklenen su spor branşları, hem turistik amaçlı ve hem de yerli ve yabancı sporcular için planlanmalıdır. Turizm, balıkçılık, spor, tiçaret ağırlıklı olacak ve önemli ölçüde istihdam sağlayacaktır.
Kızılırmak ve Yeşilırmak’tan, Bafra’dan Çarşamba’ya…
Bu proje ile Samsun Bölgesi yaklaşık on milyon insanın yaşadığı, barındığı bir metropole dönüşecektir. İnsan yerleşimleri için, özellikle taban arazilerin dışında yer alan sırtlara doğru planlamalar yapılmalıdır. Ovalar, tarımsal üretim için düşünülmeli ve hatta en gelişmiş üretim metotları kullanılmalıdır.
Kızılırmak ve Yeşilırmak nehir yatakları düzenlenerek Bafra ile Çarşamba arasında deniz ulaşımı sağlanmalıdır. Bölgenin doğal dokusunun bozulmamasına azami özen gösterilerek, yeni yapılanma ile entegre, tarımsal üretim çok daha verimli hale dönüştürülmelidir. Benzer Proje Bafra Burnu ile Sinop arasında da düşünülebilir.