CHP Samsun Milletvekili Kemal Zeybek, “Tek adam otoriter rejimi, Gezi Direnişi’nden suç üretmeye ve saptadığı suçluları cezalandırmaya karar verdi. Burada bir kez daha vurgulamak isteriz ki Gezi direnişine milyonlar katılmış, en doğal demokratik hakları protesto haklarını kullanmış, demokrasi ve özgürlük taleplerini haykırmışlardır. Gezi ruhu her yerdedir, bugün de yaşamaktadır ve bizde oradaydık.
Milletvekili Zeybek, “ 20 yıllık iktidarlarından düşmeye sayılı günler kala, tek adam ucube rejimi, toplumu içine düşürdüğü ekonomik ve siyasi bunalımlara her geçen gün yenilerini ekleyerek, toplumsal huzur ve refahımıza zarar vermektedir. Demokratik mücadeleyi ve iktidar gücünü kaybedeceğini çok iyi anlayan iktidar ve ortakları, çareyi hukuksuzlukta, baskıda, sindirmede ve faşizan politikalarda aramaktadır. Tarafgir, yanlı hakim ve savcılar eliyle suç yaratarak, masum insanları hapislerde tutmak, toplumda korku ve umutsuzluk iklimi yaratılmaya çalışılmaktadır. Yapılan hukuksuzluklar ve anti-demokratik uygulamalar kendi yandaş politikacılarının bile eleştiri ve tepkisine neden olmaktadır. Ülke biran önce bu tek adam kin ve nefret politikalarından kurtulmalıdır, kurtaracağız.
“Yargı bir devletin temelidir. Yargıya güvenin yok olması devletin çökmesi demektir!
Milletvekili Zeybek, “İktidar gölgesinde ve etkisinde karar alınan Gezi davasında, bir komedi filmine yakışacak bir iddianame ile uyduruk bir yargılama yapıldı ve muktedirin istediği karar tesis edildi. 4,5 yıldır tutuklu bulunan Osman Kavala ömür boyu müebbet hapse, Ayşe Mücella Yapıcı, Çiğdem Mater Utku, Ali Hakan Altınay, Mine Özerden, Can Atalay, Tayfun Kahraman ve Yiğit Ali Ekmekçi ise 18 yıl hapse mahkum edilmiştir.
Hukuk ve demokrasi tarihimize bir kara leke olarak geçen bu dava kararı, vicdanları yaralamış ve fakat mücadele azmimizden ve direnme gücümüzden hiçbir şey eksiltmemiştir. Gezi ruhu ve enerjisi yaşamaktadır çünkü Gezi barıştır, özgürlüktür, yaratıcılıktır, çevredir, kardeşliktir, dayanışmadır. Gezi, tek adamın bitmek bilmeyen korkusudur ve korkmakta haklıdır. Tek adamın Gezi ruhundan ebediyen korkmasının nedeni birgün yenileceğini bilmesidir. O gün çok yakındır, hepimiz biliyoruz.
“Gezi” diye yargılanan, demokratik bir toplumda vatandaşların temel haklarından biri olan protesto gösterisi yapma hakkıdır. Avrupa İnsan Hakları Sözleşmesi ve Anayasa tarafından garanti altına alınan, kısıtlanamaz, yok sayılamaz bir hak bu.Anayasa’nın tanıdığı hakları kullanarak, hükümeti devirmenin darbe suçlamasına dönüşmesi, rejimin, demokrasiden uzaklaşarak, otokrasiye dönüşmeye başlamasıyla mümkün olur.
Zeybek, “Osman Kavala’ya önce beraat kararı verilmesi hapishane çıkışında casusluk ile tekrar suçlanması ve beraat kararı sonrası aynı mahkemede ömür boyu hapse mahkum edilmesi, yargının nasıl bağımsızlığını yitirdiğinin ve siyasi iktidarın direktif ve telkinleri ile hareket ettiğinin apaçık göstergesidir. Hepimizin malumu üzerine Saray, doğrudan kararlara müdahele etmekte ve demokratik kesimleri yıldırmaya, öfkelendirmeye ve kışkırtmaya çalışmaktadır. Saray eliyle sürekli bir casusluk, darbe, hükümeti yıkma teşebbüsü, dış güçler, mihraklar altında toplumsal gerginlik yaratılarak halkımızın asıl geçim ve yaşam sıkıntısı örtülmeye çalışılmaktadır.
ÜLKE ADALETSİZLİK, HUKUKSUZLUK BATAĞINDA
Milletvekili Zeybek, “ Fetö’cülerin Ergenekon, Balyoz davalarında sahte deliller ürettiğini görmüştük, şimdi ise sahte delile bile gerek duyulmadan “biz böyle düşünüyoruz, böyle hissettik” denilerek müebbet hapisler, 18 yıl hapisler aydınlara, duyarlı vatandaşlara reva görülmektedir. Maalasef adı Adalet olan iktidar, hukuku yerle yeksan etmiş, ülkeyi inanılmaz bir vicdansızlık, hukuksuzluk batağına sürüklemiştir. Üzülerek görüyoruz ki, kanıta dayalı bir yargılamadan, kanaate dayalı bir yargılamaya geçilmiştir.
Demokrasi olduğu iddia edilen bir düzende, bu denli keyfilik, hukuksuzluk, yargı karmaşası nasıl açıklanabilir? Hukuka güvenilmeyen ve bağımsız yargının varlığından bunca şüphe duyulan bir ülkede refah olur mu, kalkınma olur mu, bilimsel aydınlanma olur mu, bağımsız bir ülke olunur mu?
Daha önce beraat ettiği bir suçtan talimatla ağırlaştırılmış müebbete mahkûm edilen Osman Kavala ve diğer 7 aydınımız, hepimizin çok yakında şahit olacağı üzere hapsedildikleri zindanlardan çıkacak ve tarihsel demokratik mücadele, tarih sayfalarına bir yaprak daha ekleyerek aydınlığın karanlığa galibiyetini yazacaktır.
Milletvekili Kemal Zeybek, “ Gezi direnişi, iktidarın despotluklarına ve başına buyrukluğuna, halkımızın gösterdiği son derece demokratik, barışçıl bir protesto ve direnme hakkıdır. Hiçbir güç ve zümre, bu son derece haklı, meşru, yasal tarihsel direnişi uyduruk sıfatlarla yaftalayamaz. Saray rejimi korkmakta çok haklı, Gezi ruhu ve dayanışması güçlenerek yaşamakta ve her yerde. Az kaldı, halkımızla birlikte hep beraber bu hukuksuzluklara, despotluklara son vereceğiz. Hak, hukuk, adaleti toplumsal yaşamın temeli haline getireceğiz.” ifadelerini kullandı.