ERHAN USTA’DAN SEL FELAKETİ UYARISI

Samsun Milletvekili Erhan Usta, selden zarar gören Terme, Salıpazarı ve Çarşamba  ilçelerini ziyaret ederek incelemelerde bulundu. İncelemeler sonucu yaptığı değerlendirmede Usta, “İlçelerimizde yaşanan felaket bilinenden çok daha kötü durumda. Olayın ve kayıpların boyutlarını anlayabilmek, olası çözümleri konuşabilmek için evvela Terme, Salıpazarı, Ayvacık ve Çarşamba ilçelerinin Ziraat Odası Başkanlarıyla ve yönetimleriyle bir araya geldik. Bölgelerde yaşanan bu felaketle ilk kez karşılaşılmıyor. Burada yaşananlar sadece doğal afetin sonucu değil, ihmalin ve ilgisizliğin de sonucudur. Gün boyu süren ziyaretlerimizde sel yaşanan bölgeleri tek tek gezmeye gayret ettik. Ne yazık ki henüz bir çalışma yapılmamıştır. Ziyarette bulunduğumuz bölgelerde çalışan tek bir insan, tek bir makine göremedik. Bundan kısa zaman önce meydana gelen felakette de aynı şekilde uyarmıştık: “Bu felaketin yenisi gelebilir, önlem alalım!” demiştik. Buna rağmen karşılaştığımız sonuçlara, Samsun adına çok üzüldük. Binlerce dönüm ziyan olan tarlalar, bahçeler; yüzlerce hayvan, araç, ev ve tonlarca mahsul… Şimdi bunların hepsi bir yana dursun iki can kaybı var Salıpazarı’nda, iki insan. Peki ıslah edilmeyen derelerin, önlem alınmayan yerleşim yerlerinin müsebbiplerinin vicdanı hiç mi sızlamayacak? Felakete davet çıkaran idarecilik anlayışının sahipleri oturup bir düşünmelidir. Bölge halkı son yıllarda sel ve taşkınlar yüzünden neredeyse hiç mahsul alamadıklarını söylüyor. İlçelerimizde, mahsul özellikle de fındık kaybı yüksek oranlarda. Birçok yerde fındık sele kapılmış durumda. Sele kapılmayan bölgelerde ise fındık ağaçları büyük ölçüde zarar görmüş. Çiftçi, çamurların arasından fındığı seçmeye çalışıyor. Bölgelere göre değişmekle birlikte, Terme’de bize ifade edilen mahsulün yüzde altmış-yetmiş civarında ziyan olduğu önünde. Keza çeltikte de durum aynı. Çeltik bu mevsimde çiçeklenme aşamasında oluyor. Fakat gelen sel ile çeltik de çok ağır hasar almış durumda.

Yaşanan bu felaketler dereden taşan sudan meydana geliyor. Yağmur Allah’ın takdiri ancak sel ve taşkın; hata ve ihmallerin sonucu. Defaatle söylediğimiz gibi dere yatakları çok dar ve dere hacmini dahi kaldıramıyor. Bu durumda da en ufak yağmurda sel ve taşkın meydana geliyor. Ancak buna rağmen su yatakları genişletilmiyor ve aksine daraltılıyor. Sadece bu ihmal dahi sorumlunun kim olduğunu açıklanmaya yetiyor. Bir de köprüler var ki, neresinden tutarsanız tutun elinizde kalıyor. Tarla seviyesinin altında, dere uzunluğundan kısa, çürük ve sanki baraj yapıyormuşçasına suyun akışını engelleyecek kadar alçakta. En ufak pislik veya bitki akışında köprüler baraj işlevi görüyor ve felaket kaçınılmaz hale geliyor. Bu sebeple, DSİ ve Samsun Büyükşehir Belediyesi derhal görevinin başına geçmelidir. Vatandaşı daha fazla mağdur etmemelidir.

Burada yaşananlar kamu kurumlarının açık ihmalinin sonucudur. Öncelikli olarak AFAD, bölge için halk arasında “afet bölgesi ilanı” olarak bilinen “genel hayata etkililik” kararını almalıdır. Bu karar için gereken bütün şartlar fazlasıyla oluşmuştur. Bu kararın ardından AFAD başta olmak üzere tüm kamu kuruluşları, ayni ve nakdi yardımları hızlı bir şekilde yapmalı, halkın mağduriyetini gidermelidir.

Devlet sebep olduğu bu felaketin sonuçlarına katlanmalıdır. Bölge halkı bir an evvel vadesi yakın kredi borçların ertelenmesini istiyor. Sel felaketi sebebiyle hasat alamayan çiftçinin borcunu vadesinde ödemesi beklenemez. Bu yüzden derhal borçların ertelenmesi kararı alınmalıdır. Hatta bir kısım krediler kamu tarafından karşılanmalıdır.

Ayrıca İlçe Tarım Müdürlüklerinin sahada hasar tespiti yapması gerekiyor ancak araç bulunamadığı gerekçesiyle tespit yapılamıyor. Ziraat Odaları araç temin etmeye çalışsa dahi yeterli kalmıyor. Bu konuda başta Samsun Valiliği ve Samsun BBB olmak üzere tüm kamu kurumlarının seferber olması gerekmektedir. Bunca kusura rağmen hasar tespiti için araç temin edilememesi, Türk devleti adına hüzün verici bir tablodur.

Gün boyunca sel bölgelerindeydim, ısrarla söylememize rağmen bir telafi yok. Bu ne demek yahu lağım suları derelere karışıyor, tarlalara evlere gidiyor. Bütün köprüler yıkık insanlar ulaşım sağlayamıyor. İçme suları yok su taşıyorlar, evleri araçları sele kapılmış, bir iş makinesi dahi yok. Bu insanlarla dalga geçmektir buna müsaade etmeyeceğiz. Bir an evvel çalışmalar başlamalıdır. Köprüler onarılmalı, köprü altlarındaki pislikler temizlenmelidir. Bu felaket uyarılara rağmen göz göre göre oldu. Sorumlular bir an evvel vazifelerini yapmazsa Allah korusun bu sefer daha büyük bir felaketle karşılaşılabilir. Umarım hiç vakit kaybetmeden gereken yapılır zararlar telafi edilir. Biz vatandaşımız için bu işin takipçisiyiz.” dedi.

Resim önizlemesiResim önizlemesiResim önizlemesiResim önizlemesi

Resim önizlemesiResim önizlemesiResim önizlemesiResim önizlemesi

Bunları da sevebilirsiniz