Samsun Milletvekili Erhan Usta, Çarşamba’da yapılması planlanan biyokütle santralini Cumhurbaşkanı Yardımcısı Fuat Oktay’a sordu. TBMM Başkanlığına sunduğu önergeyi sosyal medya hesaplarından paylaşan USTA, böylece meseleyi Külliye’ye taşımış oldu. Usta, şunları söyledi:
YÖRE HALKININ TEDİRGİNLİĞİ HAKSIZ DEĞİL
Enerji açığımız olduğu doğrudur; bu açığı kapatmak için doğru bir planlamayla doğru yatırımların, doğru yere yapılması gerekir. Enerji yatırımlarının, çevreden insan sağlığına, toprak ve suyun korunmasından gıda güvenliğine çok boyutlu etkileri mevcuttur ve birden fazla bakanlığın koordinasyonu söz konusu olmalıdır. Samsun ili Çarşamba ilçesine kurulması planlanan biyokütle enerji santrali, yöre halkını tedirgin etmiştir. Biyokütle, yenilenebilir enerji olarak değerlendirilse de; İl Çevre Müdürlüğünce ilgili projeye “ÇED Gerekli Değildir” kararı verilmiş olsa da, santralin tarım arazilerinin içinde, su kaynaklarına ve yerleşim yerlerine yakın olması insan sağlığını etkileyecek niteliktedir. Bu anlamda yöre halkının tedirginliği kesinlikle haksız değildir.
SADECE ÇARŞAMBA YETECEK Mİ?
Kaldı ki, Enerji Bakanlığı tarafından yayınlanan Biyokütle Enerjisi Potansiyeli Atlasına göre Çarşamba ilçesinin potansiyeli yüksek olsa da çevre ilçelerin biyokütle potansiyeli yetersizdir. Bu anlamda Çarşamba ilçesine kurulacak santrale 2., 3. dereceden komşu ilçelerden/illerden atık taşınması söz konusu olacaktır. Bu maliyetli bir iş olacak, santral eğer öngörülen konumda olursa, sürdürülebilir hammadde temini sıkıntısı yaşanacaktır. Şuan ki mevzuat kapsamında elektrik üretimi amacıyla atık ithalati yasak görünse de, başka faaliyetlerdeki şirketlere ithalat yolu açıktır.
İNSAN SAĞLIĞININ ÖNEMİ HİÇ Mİ YOK?
İlgili santralin, Türkiye’nin en verimli ovalarından Çarşamba ovasında tarım arazilerinin içinde, su kaynaklarına ve yerleşim yerine yakın, insan sağlığını tehdit edecek konumda olması hukümetinizin ilgili bakanlarını hiç rahatsız etmemekte midir?
HAVA KİRLİLİĞİ ZATEN ALARM VERİYOR, TEHDİT İYİCE ARTACAK
Çevre ve Şehircilik Bakanlığınca yayınlanan Hava Bültenine göre, Samsun-Çarşamba’ya en yakın istasyon olan Tekkeköy’de, ölçüm değerleri zaten alarm vermektedir. Bölge, özellikle karbonmonoksitte Türkiye’de ilk sıralardadır. Çarşamba’ya yapılacak santral bu durumu daha da kötüleştirmeyecek midir? Zaten riskli olan bir bölgede, insan sağlığı iyice tehdit altında olmayacak mıdır? ÇED nasıl gerekli görülmez?
ATIK İTHALATINI NASIL DENETLEYECEKSİNİZ?
Söz konusu proje için sadece Çarşamba ilçesindeki biyokütle potansiyeli yeterli olacak mıdır? Çevre ilçelerden ve çevre illerden atık temini gerekecek midir? Santral faaliyete geçtikten sonra, şirket “Biyokütle temininde zorlanıyorum, ithal etmem lazım.” dediğinde, başka şirket üzerinden ithalat yapmaya çalışmayacak mıdır? Bu durum nasıl denetlenecektir? Bu tarz yatırımların, fizibilite çalışmaları da dahil olmak üzere sadece özel sektör insiyatifiyle yapılması ne derece doğrudur?
TARIM VE ORMAN BAKANI NE İŞ YAPAR?
Tarım arazilerinin, toprağın ve su kaynaklarının korunmasıyla, gıda güvenliği konuları Tarım ve Orman Bakanlığının başlıca görevleri değil midir? Çarşamba ovasında bu santral hayata geçerse, Tarım ve Orman Bakanlığı birincil görevlerini yerine getirmemiş olmayacak mıdır?
BU YER, DOĞRU YER Mİ?
Bu santralin, insan sağlığını etkilemeyecek şekilde, doğru planlamayla, doğru yere yapıldığını düşünüyor musunuz?