Sayın Cumhurbaşkanının sık sık kullandığı bir ifade var.
Şöyle diyor;
“Arkadaşlarımızın bir kısmı beni sattılar.Davayı terkettiler. Trenden indiler..”
Şimdi bu ifadelerine bir yenisini ekliyor;
Karşıma geçip parti kurarsanız,ümmeti bölmüş olursunuz.
Bir sürü insan çıkıp parti kuruyor.
Ümmet bölünmüyor.
Ak Partiden ayrılanlar kurunca bölünüyor.
Herhalde,sadece Ak partililer ümmetin parçası, diğerleri ümmetten sayılmıyor!
Gelelim Davutoğlu’nun hikayesine…
Davutoğlu’nun Başbakanlığı döneminde,(7 hazirandı. Sanırım) tem seçim arifesindeydi.
Samsundan Bafra’ya doğru yola çıkmıştım özel arabamla.
Samsundan çıkışta telefonum çaldı;
Abiciğim,adım S…..M .Ak Partiden milletvekili aday adayı idim.
Büyükçekmece de bir fabrika sahibini ziyarete gitmiştim.
Masanın üzerinde GÖNÜL KÖPRÜSÜ adında bir dergi gördüm.Biraz karıştırdım.Baktım Samsun dergisi.
Çok beğendim.
A. E .abime sordum.Bu dergiyi çıkaran kim?
Seni bana anlattı.
Çok değerli bir arkadaşımız, dedi.
Sizi çok tebrik ediyorum…
Fabrikanın sahibi , benim de çok sevdiğim,çok eski yıllardan beri tanidığım Ak Partili bir arkadaş.
O, benim için “çok iyidir” deyince , benim de Ak partili olduğumu düşünerek esas konuya girdi.
“Abi, Ben Samsundan aday adayı idim.
Tayyip Erdoğan beni evladı gibi sever. Beni kendi eliyle listenin başına yazdı.
Ama bu ş….siz Davutoğlu beni çizdi.
Bu adam , Tayyip Erdoğan’ın dediklerini hiç yapmıyor. Kafasına göre hareket ediyor.
Başımızda Binali abi olmak üzere Ankara’da gece gündüz toplantılar yapıyoruz.
Bu ş…..zi oradan düşüreceğiz. Eğer Ak Partinin başından düşüremezsek, Tayyip Erdoğan’a bağlı yeni bir parti kuracağız.
Arkadaşın anlattıkları aynen böyle idi.
Kısa bir süre sonra zaten Başbakanlıktan azledildi ve kenara kondu.
Bu gün kendisine;
Sen rol icabı başbakanlık koltuğunda otur.işleri ben yürütürüm” dendiğini Davutoğlu açıklıyor ki,bana göre doğru söylüyor.
Ben bu konuyu özünden biliyorum.
Aynı tavır, başta Abdullah Gül,Ali Babacan ve bir çoklarına da gösterildi.
Defolun gidin.dendi.
Ama, başka partiye katılmayın, yeni bir parti de kurmayın!
Diye de ilave edildi.
Bu durumda, bu adamlar trenden inmiş, davayı satmıştı oluyor, yoksa atılmış mı oluyor?
İnsanların onurları kırıldı.izzet ı nefisleri ayaklar altına alındı.
Hiç kimse onurunun kırılmasını hazmedemez.
Bu psikolojik travmaların bir gün ayağa kalkıp yola revan olacağı belli idi.