GENEL TANIM
Corona, şekli taca benzediği için o ismi almıştır.
Bu virüs hastalığı (Covid 2019), ilk kez 2019 sonlarında, Çin’de, yarasadan insana geçmek suretiyle yeni bir salgın olarak ortaya çıkmıştır.
Virüs bulaştığı 100 kişinin 80’inde hafif nezle, grip benzeri gözükmekte ve hastaneye, doktora başvuru gerektirmeksizin hastalık kendiliğinden iyileşmektedir. Kalan 20 kişinin, 15’inde destekleyici tedavi ve takip sonucu önemli sorun olmadan hastalar iyileşmektedir. Sadece 100 kişinin 5‘inde tablo ağırlaşmakta ve yoğun bakım ihtiyacı olmakta, bu kişilerin yarısından azı (toplam tüm vakalarda % 2 civarı ölüm gözlenmiştir) kaybedilmektedir.
9 yaşından küçüklerde hastalık saptanmamıştır.
Hamile kadınlarda ve doğum süreçlerinde olumsuz sonuç gözlenmemiştir.
50 yaşının üstündekilerde ölüm ve ağır hastalık oraları biraz daha belirgindir.
Yaşlılar (70 yaş üstü), akciğer, kalp, böbrek hastalığı olanlar veya kanser tedavisi görenler risk altınadır.
Hastalık solunum yoluyla burun veya ağızdan, hasta kişinin ortaya saçtığı damlacıkların içerisindeki virüslerin alınmasıyla bulaşmaktadır. Veya masa, kapı kolu, merdiven tırabzanı gibi yüzeylere gelen virüslerin ele bulaşması, ellerin yüze, göze buruna temasıyla insana geçmektedir.
Kuluçka süresi 2-3 gün ile 27 gün arası değişmektedir. Yani mikrop alındıktan sonra 2-3 günde de hastalık ortaya çıkabilir, 27 gün sonraya kadar süreç uzayabilir.
Genellikle ikinci günden sonra, ilk 14 günde ortaya çıkması beklenir.
Hastalığın bilinen aşısı yoktur.
Hastalığa iyi gelen ilaçlar vardır ancak bunlar koruma amacıyla alınmazlar ve sadece hastanede doktorlar tarafından başlanırlar.
Hastalık ilkbahar ve yazın havanın ısınması ve kuruması ile azalır.
Corona Virüs salgını Ocak ve Şubatta öldürücüdür. Eylül ve Ekimde orta ağırlıkta, Nisan Mayıs aylarında ise çok hafif geçer.
Bütün gripler için bu geçerlidir. Türkiye, Şubat ayını kazasız belasız atlattığına göre, risksiz bir ülke sayılabilir. Bahar ve yaz mevsiminde grip biter.
HASTALIĞIN BELİRTİLERİ
Soğuk algınlığınızda burun akıntısı ve balgamınız varsa, yeni bir tür Corona virüs hastası (akciğer iltihabı) olamazsınız, çünkü Corona virüs hastalığı burun akıntısı olmayan kuru bir öksürüktür. Bu hastalığı tanımlamanın en basit yoludur.
Virüs önce boğaza gelecek, böylece boğazda 3 ila 4 gün sürecek kuru boğaz hissi yaşanacak.
Daha sonra virüs burun sıvısına karışır ve nefes borusuna damlar ve akciğerlere girerek akciğer iltihabına neden olur. Bu işlem 5 ila 6 gün sürer.
Zatürre ile yüksek ateş ve nefes alma güçlüğü gelir. Burun tıkanıklığı normal tür gibi değildir. Suda boğulduğunuzu hissedersiniz. Eğer böyle hissediyorsanız derhal tıbbi yardım almanız önemlidir.
Ateş ve/veya öksürük şikâyeti ile hastaneye gittiğiniz zaman, akciğerler genellikle % 50 fibrozdur (Fibroz: Akciğerin bağ dokusuna dönüşmesi, doku ölümü) ve artık maalesef çok geçtir!
Tayvanlı uzmanlar, her sabah yapabileceğimiz basit bir öz kontrol öneriyorlar:
Derin bir nefes alın ve nefesinizi 10 saniyeden fazla tutun. Öksürme, rahatsızlık, tıkanıklık veya gerginlik vb. olmadan durabilirseniz, akciğerlerinizde Fibroz olmadığını ve temelde bulaşma olmadığını gösterir.
Şüphelendiğiniz veya kritik zamanlarda, her sabah temiz hava bulunan bir ortamda kendi kendine bunu kontrol edin!
Açık belirti, tekrarlanan yüksek ateş (en az 38,5 C ve ateş sonrası nefes darlığı ve uzun süreli öksürük…
TEDBİRLER VE ÖNLEME
Bulaşmanın en yaygın yolu halka açık şeylere dokunmaktır. Bunun için eller sık sık temizlenmeli, özellikler tuvalete girerken de çıkarken de, eller sabun ile iyice yıkanmalıdır. Yıkama en az 20 sn sürmelidir. Sabun kadar, virüsü elden sıyrılıp atmak da etkilidir.
El hijyeninin yanında, bedensel hijyen ve ev hijyenine de dikkat edilmelidir.
Burun ve ağızla elinizle fazla oynamayın.
Kimseyle tokalaşmayın ve öpüşmeyin. Karşılaşma seremonilerini uzaktan gülümseyerek ve baş hareketinizle yapın.
Maske sadece hasta kişiler için, mikrop saçmaması yönünden önemlidir. Diğer kişilerde önerilmez. Sıradan maskeler korumaz, maske takılınca kapmama garantisi oluşmaz.
Bağışıklık sistem güçlendirici en önemli 3 şey, en az 7-8 saat kesintisiz uyku ve huzurlu bir dinlenme, dengeli beslenme ve dozunda egzersizdir; yani güçlü olmak. Bağışıklık sistemini güçlü tutmak…
Stresten uzak kalmak da bir diğer sağlık yoludur.
Hayvansal ürünleri çok iyi pişirmeden sakın yemeyin. Kelle, paça, şu çorba, bu yemek vb. etkili değildir.
Çin’den gelen kolilerle vb. bulaşma olmaz çünkü yüzeylerde ancak birkaç saat yaşar.
Buruna tuzlu su çekmek yerine, temiz su ile yıkamak daha yararlı olur.
Ağızdan değil, burundan nefes almak daha iyi. Burun kıllarına ve oradaki sıvıya takılır.
Yürüyen merdivenlerin tırabzanlarına dokunmamaya dikkat edin.
Ağız ve boğazın nemli olması sağlamalı, asla kuru olmamalıdır. En az 15 dakikada birkaç yudum su içilmeli. Neden? Virüs ağzınıza girse bile, içme suyu veya diğer sıvılar onları yemek borunuzdan ve mideye yönlendirir. Karın içinde mide asidiniz tüm virüsü öldürecektir. Eğer düzenli olarak yeterince su içmezseniz, virüs nefes borunuza ve oradan da Akciğerinizin içine girebilir. Bu çok tehlikelidir.
Mart ayının sonuna kadar, kalabalık yerlere gitmeyin, özellikle tren veya toplu taşımada daha dikkatli olun.
Kızarmış veya baharatlı yiyeceklerden kaçının, C ve D vitamini iyi gelebilir.
İmkân varsa probiyotik ve propolis kullanın.
Corona virüsü ısıya dayanıklı değildir ve 26-27 derece sıcaklıkta ölür. Bu nedenle, daha fazla sıcak su için. Güneş’e çıkın. Ilık su içmek tüm virüsler için etkilidir. Buzlu içmemeye çalışın.
Yanınızda hapşıran biri varsa, ikaz edin ve kolunun dirseğinin dışına doğru hapşırmasını söyleyin.
CORONA VİRÜSÜ TÜRKLER’E BULAŞIR MI?
Bir çalışmaya göre COVİD-19 ırk seçer, ama Türk ırkını seçmeyecek (Irk tabiri genel tanım için alınmıştır, asla saf ırk yoktur)
Mesela Türkiye’de SARS vakası görülmedi (Sars-Corona Virüsü (SARS-CoV), 2003 yılının Şubat ayında ilk kez Çin’de görülen ve şiddetli akut solunum yetmezliğine neden olan bir korona virüstür).
Corona virüsü, hücrenin yüzeyinde kendinin tutunabileceği bir protein ister, her proteine yapışamaz. ACE II proteini, SARS virüsünün de tutunduğu protein.
Bu proteinin Irklara dağılım yüzdesi ise şöyle;
Türk %2,8, Yunan % 2, İngiltere % 19, Fransa % 17; Rusya % 18, İran %17, Suriye % 15, Arabistan % 22, BAE % 27, İtalya % 29, Mısır % 26, Çin % 47, Japonya %51, Kore % 48, Vietnam % 45, Tayvan % 46
Virüsü kapılsa bile, bunun vücuttaki antikorlarca parçalanma süreci var. Sonuçta korunma ihtimali yüksek bir ırk olduğumuzu söyleyelim. Rabbimiz değişik savunma mekanizmaları lütfetmiş bize.
Bizim yapacağımız şey stres yapıp bağışıklık nispetini düşürmemek ve hijyen kurallarına dikkat etmek.
Bağışıklık güçlü ise zaten 30 yaş altı bunu rahat yener.
Hepinize sağlıklı ömürler diliyorum. Tedbirimizi aldıktan sonra dualarla sizleri Allah’a emanet ediyorum. Bizi koruyan Rabbimizi sınırsızca övüyor ve çok seviyorum.
Hayırlar diliyorum
Ankara, 27 Şubat 2020
Prof. Dr. Orhan Arslan